Deniz Seki Denizin Dibi Kitabı Özeti
Büyük bir emek ürünü olan Deniz Seki Mutluluğa Söz Verdim yapıtını pdf ya da e kitap olarak indirmek istediğinizin farkındayız. Fakat bu roman 2017 yılı basım olduğundan hernüz hiç bir platformda kendisine yer edinememiştir. Ancak eseri en yakın kırtasiye ya da kütüphaneden temin ederek okuyabileceğinizi asla unutmayınız. Peki sanatçı bu eserde bizlere neler anlatıyor ? Merak edenler için hemen bu konuya açıklık kazandıralım. Yazar mahkum edildiği günleri ve hapishanede yaşadıklarını ve hissettiklerini son derece sade bir dille okuruna aktarmaktadır. Çok seveceğiniz eminiz.
“Kendinizi karanlık bir denizin fırtınalarıyla boğuşurken bulduğunuzda, satırlarım size ışık olsun ve umudun hiç bitmediğini hatırlatsın istiyorum.”
Deniz Seki ilk kitabı Deniz’in Dibi’ni kendi topraksız Zincirlikuyu’su olan cezaevinden yazdı. Bolca gözyaşının ardında yaşadığı o karanlık günlerini anlattı. Yazdıkları bir dibe iniş öyküsüydü, ama denizin dibi hâlâ güzel, hâlâ pırıl pırıldı. Şimdiyse Mutluluğa Söz Verdim ile o kör kuyuda bile umudunu hiç kaybetmeden engin bir deniz olup nasıl taştığına tanık olacaksınız.
"Birlikte olduktan, birbirimize güvendikten sonra hepimiz on kaplan gücündeyiz. İtiraf ediyorum, ben aslında Kızılmaske'yim. Süper kahramanlığı bırakmış değilim. İsteseniz de emekli olamıyorsunuz. Yorucu ama heyecanlı bir iş. Sigortası yok ama ne yapalım. Buradayım diye size yardım edemem sanmayın. Mesela 'Fantom Deniz' diye seslenin, ben gelir bulurum sizi. Belki de bir şarkım koşar imdadınıza..."
Mutluluğa Söz Verdim; bir sanatçının, her şeyden önce aşka aşık, müziğe aşık bir kadının karanlıktan ışığa uzanan hikayesi…
Yaşamın değerini daha iyi anlamak, nefes aldığın her dakikaya şükretmek için dibi görmek gerek belki de...
Deniz Seki'den mektup var! Deniz'in topraksız Zincirlikuyu'su olan cezaevinde kaleme aldığı kitabında, yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen umudunu kaybetmeyen bir Deniz Seki ile karşılaşacaksınız… Zümrüdü Anka kuşu misali küllerinden yeniden doğacağı günü bekliyor. Geçici bir ayrılık olan bu süreçte yaşadıklarını, kalbinden dökülenleri ve yeni şiirlerini Deniz'in Dibi'nde bizlerle paylaşırken onu düşünen herkese en içten dilekleriyle selam ediyor.
Deniz Seki’nin cezaevinde yazdığı kitap “Deniz’in Dibi.”
Tek söyleyebileceğim, kitap “damardan”.
Tamamen içeriden, kalpten yazılmış. 4 defterden oluşuyor. Belli bir kurgusu yok. Günlükler, notlar, sayıklamalar, içeriden hikâyeler, aslında içeride yaşadığın hayatın ta kendisi. Ama tamamını okuyunca Deniz’e her zamankinden daha yakın hissediyorsunuz. Süsleme yok, püsleme yok; kadın, zaten şarkı sözü yazarı, işi duygular, yaşadığı duyguları alıp karşımıza dikmiş.
Beni fena sarstı.
“Hayat, yaşamak için kısa. Beklemek için uzundur” diye başlıyor.
“Bugün, benim kara kışımın başlangıcı. Ama biliyorum ki, kapkara kışlar geçse bile, bütün kışlar, bir gün yaza döner. Bundan 6 sene önce de şimdi geri
döndüğüm yerdeki hayatlar donmuş, saatler durmuş, insanlar buza dönmüştü. Hâlâ öyle. Topraksız Zincirlikuyu’dayım...
“Sevgili okur, başı sonu belli bir hikâye değil bu kitapta sana anlatacaklarım. Yaşam gibi sürekli değişiyor ruh halim, duygularım. İçinde boğulduğum soru yağmurlarından, ağlama duvarından içim sızım sızım.
“Anlatacaklarım ‘Deniz’in Dibi’ni gösterecek sana. Şimdi beni okuyacaksın, kitap gibi açacağım kalbimi sana...
“Ezan okunuyor. Dinlemek, beni ve buradaki herkesi rahatlatıyor. Hapishane, bir yerde ibadethane. Allah’la dertleşip, ilahi adalete teslim olduğumuz, içimizi, tam anlamıyla salya sümük, ona akıttığımız tek yer. Buradan sonrası da zaten toprağın altı. Boşuna, “Burası topraksız Zincirlikuyu” demiyorum, aynen öyle...
Deniz Seki cezaevinde kitap yazdı: ‘Deniz’in Dibi’
3 GÜNDE 175 MEKTUBA CEVAP YAZIYOR
Türkiye’nin dört bir yanından mektuplar geliyor. Bir mektup komitesi oluşturmuşlar. Mektupları okuyorlar, ayrıştırıyorlar. Deniz de oturup cevap yazıyor. 3 günde 175 mektuba cevap yazdığı oluyor. Haftada iki günü mektup yanıtlayarak geçiyor.
AL BU MENDİLİ SİL GÖZYAŞLARINI SEVGİLİM
Nişanlısı Faruk geldiğinde, karşılıklı ağlıyorlar. Hatta kitapta şöyle bir bölüm var; görüşmedeler, arada cam var, ağlarken Deniz, cebinden peçeteyi çıkarıp, “Al aşkım, sil gözyaşlarını” diye Faruk’a uzatıyor. O anın sihrinde, arada cam olduğunu unutup. Sanki peçeteyi uzatabilecek ona dokunabilecek... Sonra göz göze geliyor, karşılıklı susuyorlar.
"Birlikte olduktan, birbirimize güvendikten sonra hepimiz on kaplan gücündeyiz. İtiraf ediyorum, ben aslında Kızılmaske'yim. Süper kahramanlığı bırakmış değilim. İsteseniz de emekli olamıyorsunuz. Yorucu ama heyecanlı bir iş. Sigortası yok ama ne yapalım. Buradayım diye size yardım edemem sanmayın. Mesela 'Fantom Deniz' diye seslenin, ben gelir bulurum sizi. Belki de bir şarkım koşar imdadınıza..."
-Deniz Seki-
Yaşamın değerini daha iyi anlamak, nefes aldığın her dakikaya şükretmek için dibi görmek gerek belki de...
Deniz Seki'den mektup var! Deniz'in topraksız Zincirlikuyu'su olan cezaevinde kaleme aldığı kitabında, yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen umudunu kaybetmeyen bir Deniz Seki ile karşılaşacaksınız… Zümrüdü Anka kuşu misali küllerinden yeniden doğacağı günü bekliyor. Geçici bir ayrılık olan bu süreçte yaşadıklarını, kalbinden dökülenleri ve yeni şiirlerini Deniz'in Dibi'nde bizlerle paylaşırken onu düşünen herkese en içten dilekleriyle selam ediyor.